GS'nin Islığı... /Bilge Altun
Bu konuda ilgili, ilgisiz herkes konuştu. Ancak bir tek bu protestoyu yapan taraftarlar konuşmadı. Ben de konuyla ilgili olarak o gün statta bulunan taraftarlardan biriyle görüştüm.
Kendisi, yıllardır Galatasaray’ın hiçbir maçını kaçırmayan, içinde gerçek bir taraftar aşkı olan, kariyeri ve eğitimi oldukça üst seviyelerde olan bir beyefendi…
O öyle bir Galatasaraylı ki, içindeki sevdayı şöyle tanımlıyor: “Bir aşk şarkısı çaldığında ben bir kadını değil, Galatasaray’ı düşünürüm”
Ö.A’ nın anlatımıyla o gün orada yaşanılanları aynen aktarıyorum.
“Arena stadı beklediğimizin üstünde olmuştu. Burada yapacağımız maçları hayal bile edemiyorduk. Sevinç, coşku hepsini aynı anda yaşıyorduk. Sonra Toki başkanı konuşmaya başladı. Konuşmasının bir yerinde rahmetli başkanımız Özhan Canaydın’dan söz ederken onu öyle aciz gösterdi ki, bir an da neye uğradığımızı şaşırdık. Başkanımız bu camia için çok önemli bir kişidir. Üstelik rahmetli olmuş biridir. Böyle bir başkanın anısına kim olursa olsun saygısızlık edemezdi. Buna izin vermezdik, vermedik de…
O sırada ıslıklar başladı. Islıklar devam ederken Toki başkanı hala rahmetli başkanımızı ezik gösteren o sözlerine devam ediyordu. Bu sırada yuhalamalar ve ıslıklar son noktadaydı. Çünkü Toki başkanına olan kızgınlığımız son haddindeydi. Stat ıslıklarla inliyordu. Ardından Başbakan'ın stadı terk ettiğini öğrendik. İnanılmaz bir durumdu. Tam bir skandaldı. Bizler bu kadar da olmaz derken, bu kez de başkan Adnan Polat’ın bizler için söylediklerini duymak, bizleri derinden yaraladı. Başkanımız hem eski başkanımıza hem de bizlere sahip çıkmadı. Böyle bir başkanı taraftarlar olarak başımızda istemiyoruz.”
Ö.A’nın sözlerine bakınca ben de bir Galatasaraylı olarak onları haksız bulamadım. Zira bir taraftarı can evinden vurursanız olacaklar bunlardan farklı olmayacaktır. Üstelikte sözü edilen kişi rahmetli olmuşsa…
Bakın bu kişiler Başbakan'a hakaret etmemişlerdir. Herhangi bir tehditte bulunmamışlardır. Sadece ıslıkladılar. Bence burada düşünülmesi gereken bu ıslıkların ardından bu kişilere terörist muamelesi yapan hem başkan hem de diğer devlet görevlilerinin sözleridir. Bu ülkede demokrasi, üstelikte ileri demokrasi var diyorsak eğer; bu halkın oylarıyla gelen devlet yetkililerinin, bu halkın hizmetkârı olduğunu ve yanlış bir durum söz konusu olduğunda (haliyle) yapılacak tepkiler karşında yapıcı olmaları gerekliliğini unutmamaları gerekir.
Ayrıca burada illa bir mağdur arıyorsak, bu mağduriyet Galatasaray taraftarlarınındır. Bu sebeple böyle bir skandala imza atan Toki başkanı için ivedilikle gereği yapılmalıdır.
Ha yapılmıyorsa da böylesine büyük bir camianın taraftarını kusura bakmayın, hiç bir güç durdurmayacaktır!..