Batman Valiliği'nin silah ithali skandalının boyutları giderek büyüyor. Dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe'nin, ‘‘Silah alımından haberim yok. Vali Salih Şarman daha çok Başbakan ile temas halindeydi’’ sözleri, dikkatlerin dönemin BaşbakanıTansu Çiller'e yönelmesine neden oldu. Çiller döneminde, Batman Valiliği'nin silah ithali için örtülü ödenekten 2.7 milyon dolar ödendiği belirlendi.

1993-1997 yılları arasında ithal edilen silahların kayıp bölümünün Hizbullah'ın eline geçmesinden endişe ediliyor. Hizbullah'ın bu silahları dağıtılan koruculardan almış olabilecekleri üzerinde duruluyor.

Menteşe de o dönemde Batman'da korucular ve güvenlik güçlerinden oluşan ‘‘karma birlikler’’ kurulduğunu açıklayarak,‘‘Korucuların da aralarında bulunduğu karma birlik kurulduğunu, Başbakanın da katıldığı bir tören için gittiğim Batman'da öğrendim. Karşımıza özel üniformalı karma bir birlik çıktı. Geçit töreni bile yaptılar’’ diye konuştu.

Dönemin Batman Valisi Salih Şarman'ın ‘‘üç firmadan silah ithal ettik’’ diyerek sözünü ettiği firmalardan birinin Kintex adlı Bulgar şirketi olduğu belirlendi.

Kintex adlı şirketi ilk kez ünlü gazeteci Uğur Mumcu, 18 yıl önce gündeme getirmişti. Bir cinayete kurban giden Mumcu, 1982'de basılan ‘‘Silah kaçakçılığı ve terör’’ adlı kitabında Kintex şirketiyle ilgili ayrıntılı bilgilere yer verdi. Mumcu, kitabın ‘‘Kintex Şirketi’’ başlıklı bölümünün girişinde şirketi şöyle anlattı:

‘‘Kintex bir Bulgar dışalım ve dışsatım şirketinin adıdır. Devlet şirketidir. Sofya'da Antov İvanov Caddesi üzerinde büyük bir binada çalışan Kintex, Avrupa'yı Asya'ya bağlayan karayolu üzerindeki ulaşımın en etkili şirketlerinden birisidir. Kintex 1965 yılında kurulmuştur. 1971 yılında kurulan İnterkommers, Kintex ile beraber çalışmaktadır. Bulgaristan'da dışalım, dışsatım işleri ile uğraşan ‘Texim' adlı bir şirket daha vardır. Texim'in 1975 yılında Lübnan savaşında ‘sağcı Hıristiyanlar'a silah sattığı Antony Sampson'un ‘The Arms Bazaar' adlı incelemesinde yazılmaktadır.’’

Mumcu, Kintex şirketinin tuttuğu ve Aralık 1980'de Türkiye'ye giriş yapan PZA 5682-4652 plakalı TIR'ın ‘‘askeri teknik malzeme’’adı altında Suriye'ye silah taşıdığını vurgulayarak, Bulgaristan'ın silah kaçakçılığıyla ilgisini değerlendirdi:

‘‘Bulgar şirketleri, Avrupa'yı Asya'ya bağlayan karayolu üzerinde ‘stratejik' bir bölgede bulunmaktadırlar. Kara ve deniz yolu ile yapılan silah ve mermi kaçakçılığının bu bölgeyi kullanmaması düşünülemez. Silah ve mermiler, Bulgaristan topraklarından geçiyor. Etkili bir devlet denetiminin bu kaçakçılığa göz yumması düşünülemez. Ama yumuluyor. Silah ve mermi, Bulgaristan'dan geçip ülkemize ulaşıyor.’’

Mumcu, Kintex şirketinin Türkiye'deki işlerinin Balkan Transport firması tarafından yürütüldüğünü, Kintex'in Suriye'ye askeri malzeme göndermesine Balkan Transport şirketinin aracılık ettiğini yazdı. Bulgaristan'ın ünlü silah kaçakçıları Bekir Çelenk veAbuzer Uğurlu'nun da uğrak yerlerinden olduğunu anımsatan Mumcu, Kintex'in silahlarının ele geçirildiği ‘‘Vasoula’’ gemisi olayıyla ilgili de ayrıntılı bilgi verdi. Haziran 1977'de Bulgaristan'ın Burgaz limanından yüklediği silahlarla birlikte İstanbul boğazından geçen gemide yapılan aramada 495 roketatar, 10 bin roketatar mermisi ile 60 gaz bombası ele geçirildiğini kaydedenMumcu, sanık avukatlarının silahların Etiyopya'ya ait olduğu savunmasının da yer aldığı davayla ilgili Yargıtay kararının tam metnine kitabında yer verdi. Mumcu, olayda karanlık noktalar olduğuna dikkat çekti:

‘‘Kintex bir devlet şirketidir. Balkan-Turist-Ship ve Dap-Ek kuruluşlarla beraber çalışır. İnterkommers şirketi de Kintex ile içiçedir.

Türkiye'de önemli toplu kaçakçılık olaylarında hep bu Bulgaristan bağlantısı ortaya çıkar. Bulgar bağlantısı ile birlikte Kintex şirketi.

Olayımızda da silahları gönderen Kintex şirketidir. Kintex şirketinin devlet denetimi dışında iş yapmayacağı, yapamayacağı da bellidir. Öyleyse akla çok daha başka sorular gelmektedir.’’

Vali, Özel Birlik kurdu

DÖNEMİN İçişleri Bakanlığı Müsteşarı, DYP Çorum Milletvekili Bekir Aksoy sürpriz bir açıklama yaptı. Batman Valiliği'nin o dönemde özel bir birlik oluşturmak amacıyla kendilerine resmi yazı yazdığını belirten Aksoy, ‘‘Konu bize intikal etti. Batman Valiliği özel birlik kurmak istediğini iletti. Ben işin başında böyle bir birliğin kurulmasına izin vermedim ve resmen bunu bildirdim. Ama Valilik, özel karma birliği kurmuş ve iaşesi ile para da Toplu Konut Fonu'ndan karşılanmış’’ dedi. Aksoy, kayıp silahların akibeti konusunda ise, ‘‘Bizimle alakası yok, Olağanüstü Hal Bölgesi ile ilgili bir konudur’’ dedi.

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?DocID=-132400

10 Şubat 2000