Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil  akla ve bilime dayandırılmasıdır. 
Laiklik, dinin doğru uygulanabilmesinin teminatıdır!..

O; tarih boyunca hakkında elli bine yakın kitap, yüz binlerce makale yazılmış tek Türk’tür!..

Tarihe Dair Notlar
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi29
Bugün Toplam197
Toplam Ziyaret162467

20 Nisan

1920 - Atatürk'ün, Kâzım Karabekir'e yazısı: "...Harbiye eski Nazırı Fevzi Paşa, davetimiz üzerine beraberinde bazı kıymetli subaylarla birlikte hayatını kurtararak İstanbul'dan çıkmıştır. Ankara'ya gelişi hususu güven altına alınmıştır. Kendisinden manen ve maddeten azamî istifade için Büyük Millî Meclis'in kararı ile kurulacak icra Heyeti'nde Millî Müdafaa Vekili olmasını münasip zannediyoruz."

Atatürk'ün, İnebolu'da kurulan Gençler Mahfili'nin Millî Mücadele ile ilgili haberlerin kendilerine de ulaştırılmasını isteyen 4 Nisan 1920 tarihli yazısına cevabı: "Anadolu'nun muhtaç olduğu havadis ihtiyacını Anadolu Ajansı tatmin ediyor. Vazifenin sizlerce de takdir edildiğinin memnuniyetle görülmesi sebebiyle, Ajans bildirilerinin mümkün olduğu kadar geniş bir sahada, hatta köylere varıncaya kadar ulaştırılmasına yardımcı olmanızı rica ederiz."

Atatürk'ün, Samsun Mutasarrıflığına telgrafı: "Vatanın şu ölüm kalım savaşında, İstanbul'da düşman elinde ve emrinde olan İstanbul basınına karşı pek ciddi bir kontrol uygulanması zorunludur. Gerekli önlemlerin alınması."

1924 - II. Anayasa'nın kabulü. 1924 Anayasası'nın yürürlüğe girmesi.

Yasa önünde eşitlik, kişi dokunulmazlığı, din ve vicdan hürriyeti ve yargısal güvence gibi birçok önemli hakları içeren yeni Teşkilat-ı Esasiye (Anayasa) TBMM'de kabul edildi.

20 Ocak 1921 tarihli Anayasa'da bazı değişiklikler yapılarak hazırlanan 105 Maddelik yeni Anayasa'nın Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabulü. Çeşitli tarihlerde bazı değişiklikler yapılan 1924 Anayasası, 27 Mayıs 1960'a kadar yürürlükte kalmıştır)

1931 - Atatürk'ün, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı sıfatıyla Parti programını açıklayan bildirgesi: "Yapmak yeteneğinde olmadığımız işleri uyuşturucu, oyalayıcı sözlerle yaparız diyerek, millete karşı gündelik siyaset izlemek âdetimiz değildir."

C.H.P. Genel Başkanı Gazi Mustafa Kemal imzası ile yayınlanan seçim bildirisinde 'Yurtta Sulh, Cihanda Sulh' ilkesi de yer aldı.