Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil  akla ve bilime dayandırılmasıdır. 
Laiklik, dinin doğru uygulanabilmesinin teminatıdır!..

O; tarih boyunca hakkında elli bine yakın kitap, yüz binlerce makale yazılmış tek Türk’tür!..

Tarihe Dair Notlar
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam99
Toplam Ziyaret162369
İmralı ihanetinin ardındaki semboller savaşı!../Bilge ALTUN

Geçen Perşembe eski Genel Kurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı 28 Şubat soruşturması kapsamında gözaltına alındı. Aynı gün İmralı’da yatan teröristle görüşmeler basına yansıdı. Daha önce birçok yerde söylediğim gibi Karadayı’nın gözaltına alınması yine bir cambaza bak oyunuydu. Karadayı’nın avukatının 28 Şubat soruşturması kapsamında Çevik Bir’le ilgili ifade vermek üzere başvurusunun ardından olağan bir süreçti bu. Ancak Polislerin eve gelişi, uçakla ifadeye götürülmesi, İmralı’daki katille yapılan görüşmelerle ilgili olarak halkın gözünün başka yöne kaydırılması için tam bir şova dönüştürüldü. Ve aynı günün akşamı Karadayı verdiği ifadenin ardından evine geri döndü. Ve halk bir kez daha cambaza baktı ve ertesi gün bu olay unutuldu!..

 

Tüm bunlar olurken, basında özellikle bir ifade öne çıkıyordu: “İmralı süreci” Dikkatinizi çekerim, ne katil, ne terörist ifadesi kullanılıyor. Bunca insanımızın katili, normal biriymiş gibi gösterilirken muhalefet ve iktidar partilerinden aynı biçimde ifadelerle, sözde terörü bitirmek adına destekler yağıyor.

 

1999 yılında yakalandığında korkudan titreyerek ekranlara çıkarılan eli kanlı katil, şimdi adamdan sayılıyor, masaya oturuluyor, üstüne de medya, muhalefet ve iktidar çevrelerince çok normalmiş gibi halka kabul ettirilmeye çalışılıyor. Bu tam bir psikolojik operasyondur! Ve Türkiye üzerine oynanan tüm oyunlarda aynı yöntem uygulanmaktadır: Bunun adı normalleştirmedir!

 

İmralı’da yatan katille yapılan görüşmelerin halk yararına hiçbir faydasının olmayacağı aslında herkesçe bilinmektedir. Tamamen Oslo’da imzalanan protokolün şartları yerine getirilmektedir. Şimdi ben, bu nasıl bir ihanettir diye sormayacağım! Çünkü asıl ihanet bununla sınırlı değil!..

 

 

Şimdi gelelim asıl mevzua…

 

İmralı katiliyle yapılan görüşmelere BDP’den iki kişi gönderildi. Biri Ayla Akat ATA diğeri Ahmet TÜRK. Şimdi bunu okurken evet, ikisi gönderildi diyeceksiniz. Haklısınız! Çünkü basın hemen Aysel Tuğluk yerine Ayla Akat ATA’nın gönderilmesini “normalleştirme” sürecinde birçok nedenle gösterdi bile. Bunlardan öne çıkan Diyarbakır'da İnsan Hakları Derneği'nde çalışması, hukukçu olması, BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ile birlikte yöneticilik yapması,  siyasi olarak belli bir birikim ve deneyime sahip olması vs. Soruyorum: 1976 doğumlu bir çocuk, bu süreçte nasıl yetkili biri olacak ?!.. Asıl neden bunların hiçbiri değil!..  

 

Bu yöneticilerin soy isimlerine bir bakın. Biri ATA, diğeri TÜRK! Sanmayın ki bu bir tesadüf! Yine halk büyük bir psikolojik operasyona uğruyor!.. Bu tam bir semboller savaşıdır! Bu, danışıklı dövüştür. Biz müzakereleri başlatalım. Sen de böyle bir katilin ayağına ATA ve TÜRK soyisimli kişileri çağır!

Burada korkunç bir hesaplaşma vardır ve konu Atatürk’tür, O’nun Türkiye’sidir!..

 

Şimdi soruyorum: Böyle önemli bir detayı ve hatta mesajı muhalefet partileri nasıl fark etmez?! Ya ADD’ler ya da diğer sivil toplum kuruluşları?! Bunu benim gibi fark edenler olduğu halde, bunca muhalif insanın ve kuruluşun gözünden böyle bir mesaj nasıl kaçar?!.. Zaman, uyunacak zaman mıdır?!..

 

Bu, 2. 3. 5. Habur'dur!..

Bu müzakereler Atatürk Türkiyesi hedef alınarak yapılıyor ve açıkça mesaj verilerek bu durum gerçekleşiyor! Yani eskiden gizliden yapılan ihanetler, artık gözümüze sokularak yapılıyor ve yetkili çevrelerden kimsenin sesi çıkmıyor!..

Kimse kusura bakmasın! Müzakelerin böylesine normal gösterilmeye çalışıldığını görerek bu denli önemli bir detayın yetkili çevrelerce tesadüfen atlandığına açıkçası ben inanmıyorum!.. 

Ancak herkes şunu iyi bilsin! Benim fark ettiğim bu detayı gören, gerçekten vatanı için gönül vermiş çok fazla sayıda insan var! Bu milletin uyumayan evlatları var! Bu milletin bunların hesabını tek tek soracak milyonlarca Atatürkleri var!

 

Bu bir Kurt Kapanı’dır! Ve kapan, kapanmak üzeredir!. And olsun o gün geldiğinde tüm bu ihanetlerin tek tek hesabı sorulacak!..

  
576 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın