Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil  akla ve bilime dayandırılmasıdır. 
Laiklik, dinin doğru uygulanabilmesinin teminatıdır!..

O; tarih boyunca hakkında elli bine yakın kitap, yüz binlerce makale yazılmış tek Türk’tür!..

Tarihe Dair Notlar
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam37
Toplam Ziyaret162307
12 Ekim

1919 - Atatürk'ün, "Askerî Nigehban Cemiyeti"nin ortadan kaldırılması  hakkında  Harbiye  Nazırı  Cemal  Paşa'ya telgrafı:
"...Bu fesat kaynağının hemen kökünden sökülüp atılmasını,
mensuplarının diğerlerine ibret olacak surette cezalandırılmasını ve bu icraat ve takibattan ordunun resmî
genelgeler ile haberdar edilmesini fedakâr ve namuslu subaylarımızın
zihinlerinin rahatlaması, ordunun disiplininin temini açısından
hayatî bir mesele saydığımızdan arzını ödev kabul ederiz."


Atatürk'ün, Harbiye Nazırı Cemal Paşa'ya Aydın cephesinin desteklenmesi ve alınması gereken tedbirler hakkında yazısı. (Cemal Paşa'nın cevabı:
14.10.1919).
[Kocatürk]

1925 - Atatürk'ün, sabahleyin Kemalpaşa yakınlarında yapılmakta olan sonbahar ordu manevraları alanına gelişi, manevraları izlemesi, daha sonra Kemalpaşa'ya dönerek Askerlik Dairesi'nde bir süre dinlenişi, Türkocağı'nı ziyareti.

 

Atatürk'ün, Kemalpaşa Türkocağı'nda konuşması: "...Arkadaşlar,
bütün hayatımda sevinçle geçirdiğim bir gece vardır. O gece, ordumuzun İzmir'e girdiği günün burada geçirdiğim gecesidir. O vakit buradan geçerken bu muhterem halkın gördüğü zulüm ve tecavüze rağmen resmimi koyunlarından çıkararak beni tanıdıklarını ve otomobilime atılarak kucakladıklarını unutmam. Bugün o hatırayı yaşıyorum, bahtiyarım!"

 

1937 - Atatürk'ün, İsmet İnönü ile beraber Aydın'dan trenle Ankara'ya
hareketi.


Atatürk'ün, Aydın'dan Ankara'ya dönerken trendeki sohbet esnasında
yazdırdığı nottan: "...Büyük devletler arasındaki mücadele, gerginlik, düşmanlık o haldedir ki bunların arasında bulunarak bir badireye karışmak ihtimali vardır. Bu ihtimale karşı ise son derecede dikkatli, tedbirli ve soğukkanlı bulunarak, postu kurtarmaya çalışmak
vaziyetindeyiz."

 

Atatürk'ün, Aydın'dan Ankara dönerken trendeki sohbet esnasında,
"yazı" kelimesinin açıklanmasıyla ilgili olarak yazdırdığı nottan: "Yazı, bu Türk kelimesi, şu anlamı işaret eder: Herşey, hususiyle bir şey. O da insan zekâsının, düşüncesinin, kafasındaki geniş parlaklığın, o zekâ parlaklığının bütün buluş ve görüşlerinin, yapışlarının ifadesine yarayan bir şeydir, objedir."

www.ataturktoday.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

  
514 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın