KOMUTAN-KOLORDU KUMANDANI-ORDUMUZ/Mareşal Mustafa Kemal Atatürk
Askeri hareketler, siyasi faaliyetlerin ümitsiz olduğu noktada başlar. Ümidin güvenli bir surette geri dönüşü, orduların hareketinden daha seri hedeflere ulaşmayı temin edebilir. (1922, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. III, s. 61-62) Ben size saldırı emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir başka komutanlar egemen olabilir.(1915, Anafartalar) (Atatürk, Anafartalar Muharebatına Ait Tarihçe, Derleyen: U.İĞDEMİR, 1990, s., XV-XVII) Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve yeteneğinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir. Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini gerçekleştirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkansız güvencesidir. Büyük milli disiplin okulu olan Ordunun; ekonomik, kültürel, sosyal savaşlarımızda bize aynı zamanda en lüzumlu elemanları da yetiştiren büyük bir okul haline getirilmesine, ayrıca itina ve dikkat edileceğine, şüphem yoktur. (1937, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 420) ...benim için ordumuzun değerini ifade de tek karşılaştırma şudur :Türk ordusunun bir birliği, dengini mutlaka yener, iki katını durdurur. Şimdilik bundan fazlasını istemiyorum. Çünkü fazlasını milletimizin yaratılıştan sahip olduğu cengaverlik zaten sağlamaktadır. Fakat bu değeri mutlaka korumak lazımdır. Bunu, askeri bir esas, bir kural olarak göz önünde tutmalıdır... Bu değer korundukça, teşkilatımızı, eğitim ve öğretimimizi bu hedef ve amaca yönelttikçe, Türkiye’nin her türlü saldırıdan, taarruzdan korunmuş olacağına ve korunacağına kimsenin şüphesi kalmaz. Bir Türk komutanının, ordusunu kullanmaksızın, herhangi bir kötü rastlantı ve kötü şans eseri bile olsa, düşmana esir düşmesini biz mazur görsek de, tarih, bunu asla affetmez ve affetmemelidir. Türk Devrim Tarihinin, gelecek nesillere hitap ve uyarısı işte budur. (ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz, s.336) Kaleyi içinden ele geçirmek dışından zorlamaktan çok kolaydır. (ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz, s.433) Komutanlar, emir vermiş olmak için emir vermezler. Gerekli, uygulanabilir olan hususları emrederler. Emir verirken, kendini, o, emri yerine getirecek olanların yerine koymak ve emrin nasıl yerine getirilip uygulanacağını düşünmek ve bilmek gerekir.(ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz, s.502) En büyük askerlik; çeşitli varsayımları çok iyi hesap ederek en iyi görüleni gecikmeden uygulamaktır. (Atatürkçülük, Atatürk’ün Görüş ve Direktifleri, Birinci Kitap, s.241) Yarım hazırlıkla yarım tedbirle yapılacak taarruz, hiç taarruz etmemekten daha kötüdür. (ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz, s.431) Bir orduyu oluşturan her rütbe sahibi, genel olarak her şahıs, yaşayan bir makinenin canlı organları, parçalarıdır. (Zabit ve Kumandan İle Hasbihal, Genelkurmay ATASE Başkanlığı, s.26) ... Türk esaret kabul etmeyen bir ulustur. (AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Ankara, Cilt II, s.241) Hiçbir medeni devlet yoktur ki, ordu ve donanmadan evvel ekonomisini düşünmüş olmasın. (AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s.188) Maddi ve özellikle manevî çöküş, korku ile... güçsüzlükle başlar. (ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz, s.432) Başarılarda gururu yenmek, felaketlerde ümitsizliğe karşı koymak gereklidir. (AFET İNAN, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, İş Bankası Yayınları, s.94) Büyük kararlar vermek kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle tatbik etmek lâzımdır. (Utkan Kocatürk, Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 1999, s.396) Muharebede kuvvetten ziyade, kuvveti maksada uygun sevk ve idare etmek önemlidir. (İĞDEMİR Uluğ, AKDTYK., Anafartalar Muharebatına Ait Tarihçe, Türk Tarih Kurumu Basımevi, s.23) |
548 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |