Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil  akla ve bilime dayandırılmasıdır. 
Laiklik, dinin doğru uygulanabilmesinin teminatıdır!..

O; tarih boyunca hakkında elli bine yakın kitap, yüz binlerce makale yazılmış tek Türk’tür!..

Tarihe Dair Notlar
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi8
Bugün Toplam156
Toplam Ziyaret162752

Anasayfa

Nakşibendi Dergâhı, 12. Eylül.1980 Askeri Darbesinden sonra, Devlet yönetiminde etkin olmaya başladı ve bu etkinlik artarak günümüze kadar devam etti. Bu etkinliğin en önemli göstergesi ise, tarikatın şimdiye kadar kendi içinden iki kişiyi CUMHURBAŞKANI makamına getirebilmiş olmasıdır.
01.06.2012
6.4.2012 Tarihli Radikal Gazetesi, CIA’nin eski Bölge İstasyon Şefi Graham Fuller’in “Türkiye’de, daha çok sol hareket” görmek istediğini birinci sayfadan haberleştirdi. Arkasından Zaman Gazetesi köşe yazarlarından Turan Alkan, kendince “kaliteli sol” tartışması başlattı. Birçok gariplik varmış gibi duruyor da, aslında ortada hiçbir gariplik yok. Radikal Gazetesinden başlayalım. Bu gazete vahşi liberalizmi savunan bir yayın organıdır. Amerikan liberalizmini sol diye safdillere yutturma çabasında olan bir yayın organıdır.
15.04.2012
“Parola Nuh idi… Nuh, Mustafa Kemal’in gizli adıydı. Üzerine mühür basılı bir kuruş büyüklüğünde bir kağıt verdiler. Bu gizli görev belgesiydi. Yakalanırsam ilk işim onu ağzıma atıp yutmak olacaktı…” Enver Behnan Şapolyo Kurtuluş Savaşı’nda İstanbul’dan Anadolu’ya silah kaçıran “gizli örgüt mensupları”, Mustafa Kemal Atatürk’ten söz edecekleri zaman “NUH” parolasını kullanmışlardır. NUH: Kurtuluş Savaşı yıllarında Mustafa Kemal ATATÜRK’ün gizli adıdır….
09.04.2012
Yaklaşık iki yıl önce “Ayda en az bir kez okuduğum sözler” başlıklı bir yazı yazmıştım... O sözler Fethullah Gülen’e aitti ve onun ABD’ye gitmesine neden olmuştu. Aynen şunları söylüyordu Fethullah Gülen: “Adliye’de, Mülkiye’de mevcut olanlar mevcudiyetlerini korumazlarsa, arkadan gelenlerin mevcudiyetini koruyamayız. Bir taraftan o kanun ve kuralları, diğer taraftan da kanun ve kural adamı olma imajını kullanmalıyız. Yani sizi gören, ‘Bunlar kurallara harfiyen riayet ediyorlar’ demeli.”
13.04.2012
"Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti" Mustafa Kemal Paşa’nın talimatıyla kuruldu (Daha sonra "Türk Tarih Kurumu" adına almıştır). (15 Nisan 1931) Türk Tarihi ve Türk Tarih Kurumu: Türk Ocaklarının 27-28 Nisan 1930'daki kurultayına Aksaray delegesi olarak katılan Afet İnan ve arkadaşları Atatürk'ün emriyle kurultaya bir önerge vermişlerdir.
15.04.2012
Günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş. Keyfi yerinde olan şeytan sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemiş. Şeytan kadını epeyce izledikten sonra yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı bu az ötede annesinin sütünün kovaya sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış debelenmiş ve boynundaki ip çözülmüş,
16.04.2012
Tayyip Erdoğan, Darüşşafaka Cemiyeti’nin Olağanüstü Genel Kurulu’na katıldı ve bu okulda eğitim görme şartları arasında yer alan “Türk İslam olmak” şartının “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı” olmak şeklinde değiştirildiğini ilan etti! Cemiyetin tüzüğünde yapılan değişikliği “tarihi” olarak niteleyen Erdoğan, artık Darüşşafaka eğitim kurumlarında sadece babasını kaybedenlerin değil babasını, annesini veya her ikisini kaybedenlerin de eğitim göreceğini söyledi. Erdoğan “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliğinde buluşmuş herkes hem devletin hem de devlet kurumlarının karşısında her yönüyle eşittir, eşit olmalıdır. Özellikle çocuklar arasında din ve etnik köken bakımından bir ayrıma gidilmesine asla müsaade edilmemelidir. Tüzükten bunu çıkarıyoruz ve Darüşşafaka’yı özüne ruhuna yaraşır bir vizyona kavuşturuyoruz” dedi.
16.04.2012
Türkiye yine gerilimin oldukça yüksek olduğu günlerden geçiyor... Bir yanda Suriye’yle ve İran’la yaşanan gerilim, diğer yanda bitip tükenmek bilmeyen darbe davalarına eklenen 28 Şubat soruşturması... Ve daha buraya sığmayacak binlerce sorun. Peki, bu sorunların nasıl üstesinden geliriz? Sorunun yanıtı basit: Hukukla! Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, anayasasına göre bir “hukuk devleti...” Peki, ya asıl sorun hukuk sistemimizdeyse...
16.04.2012
1915 - Atatürk'ün, Arıburun Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ayrılarak 19. Tümen Komutanlığı görevine dönüşü. (Bugün, 3. Kolordu Komutanlığı'nın emriyle Çanakkale'deki kuvvetler yeniden düzenlenmiş ve bölge savunması 4 gruba ayrılmıştır. Bu düzenlemede Atatürk'ün komutasındaki 19. Tümen, "Kuzey Grubu Komutanlığı'na bağlanmış ve bu grup kuvvetlerinin sağ kanadında yer almıştır.
17.05.2012
Arkadaşlarımız içinde başvekillik yapacak zevat çoktur. Fakat, bütün arkadaşlarım dahil olduğu halde milletin umumi temayülü benim, şu ve bu zaruret karşısında başvekil olmamı icap ettirirse, bu vazifeyi Kemal-i tevazu ve minnetle ifaya müheyyayım. Bu takdirde benim, riyaset-i cumhuru uhdemde bulundurmanın elbette imkan-ı manisi yoktur.
17.05.2012
Tayyip Erdoğan’ın ne yapmak istediğini açıklamak, eski CHP’li Ertuğrul Günay’a düştü. Kültür ve Turizm Bakanı Günay, “Sosyalist Enternasyonal Toplantısında oturuma başkanlık eden Norveçli Bakan ’bugün tarihi ile barışık, değerleri ile barışık bir Türkiye’nin Kemalist Türkiye’nin yarattığı o otoriter sisteme göre dünyada daha saygın, modernleşme süreci yaşadığına’ işaret ediyor. Bunun üzerine CHP Liderinin gazete haberleri ile birtakım itirazlar ileri sürmek yerine ve yurtdışında ülkesini kötüleyen bir siyaset adamı durumuna düşmek yerine, oturup bunun üzerine ciddi ciddi düşünmesi lazım” dedi.
09.04.2012
Geçen Cuma günkü köşe yazımı Suriye’den yazmıştım. Bu günkünü ise dönüş yolunda Şam’dan Lübnan’ın başkenti Beyrut’a kara yoluyla ve Beyrut’tan İstanbul’a hava yoluyla intikalde iken kaleme aldım. Suriye’ye gitmem arifesinde, “Niçin Suriye’ye gidiyorsun? Suriye’de her gün yüzlerce insan öldürülüyor gitmeye korkmuyor musun? Birleşmiş Miletlerin Annan Planı kapsamında Suriye’ye ateşkes için tanıdığı süre sen oradayken bitecek, yanlış zamanlama seçmedin mi?” gibi bir sürü motivasyon bozucu sorulara muhatap oldum.
18.04.2012
Hanımefendi diyorlar ki: “Türk Milleti kapı dışarı!.. Al Atatürk’ünü de defol!..” Hanfendi iniyor, kürsüye beyefendi geliyor.. “Hanım, hanım yetmez!.. Devlet yıkılmalı!.. Bireyin mutluluğu için devlet yıkılmalı diyemiyorsan senden bi cacık olmaz!..” Beyefendi kürsüden inerken ne oluyor?.. Yahudi, yerinden fırlıyor, “Devlet yıkılmalı!..” diyenin boynuna sarılıyor, şapır şupur öpüyor!.. Bu ne kin ve nefretmiş Türkiye Cumhuriyet Devleti’ne karşı be Bay İzak Alaton, pes doğrusu.. (Alın adamın encamını okuyun ve bu cumhuriyete olan ödenemez borcunu öğrenin!..)
12.04.2012
Efendiler; Türkiye’yi bu tuttuğu hastalıklı yollardan tükenişe ve yok olmaya sevk eden bu vadiden kurtarabilmek için bütün alimlerin keşfedebildikleri bir hakikat vardır...O da Türkiye’nin fikir hayatını yeni bir imanla istila etmek lazımdır. Milleti düştüğü felaket çıkmazından kurtarabilmek için millete benliğini tanıtarak, haysiyetini tanıtarak hayat ve bağımsızlığını kurtarmak için uğraşmaya kabiliyetli olduğunu anlatmakta yeni bir maneviyatın gelişmesi lazım geliyordu. Bu maneviyat ise hükümet teorisinin değiştirilmesi ile mümkün olabilir.
12.04.2012
Efendiler, yeni parti kendine ad olarak seçtiği "Terakkî" ve "Cumhuriyet" kelimelerinin tam tersi olan anlamlarla gelişmiştir. Bu partinin liderleri, gericilere gerçekten ümit ve kuvvet vermiştir.
07.08.2012
... 18 ...
“Tarih diyor ki: Devlet işlerinin başına, devletin kurucusu olan kavimden başkaları geçince o devlet inkıraz bulur. Yani millet istiklalini kaybeder.Misal mi istersiniz? İşte Abbasiler, işte Endülüs, işte Osmanlılar! Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet işleri başında mutlaka Türkler bulunacaktır. Türk’ten başkasına inanmayacağız”

Başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK



   
"Saygıdeğer efendiler, bu antlaşma(Lozan Antlaşması) Türk Milleti'ne karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük suikastin sonuçsuz kaldığını bildirir bir belgedir!"

Gazi Mustafa Kemal  Atatürk